USG2003 – 4

@conference{TÜRKER2003,

title = {BALIK-SEBZE; ENTEGRE YETİŞTİRİCİLİK SİSTEMİ},

author = {Hakan TÜRKER},

url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2003/Y/y01bsb.pdf},

year  = {2003},

date = {2003-10-01},

booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2003, 1-3 Ekim 2003, Ankara},

abstract = {Dünyadaki azalan su kaynakları kullanılıp kirletildikçe her geçen gün daha da değerlenmektedir, bu nedenle insan yaşamındaki en önemli ihtiyaç olan gıda üretiminde de yeni teknolojiler geliştirilmelidir. Balık yetiştiriciliğinde bu gelişmelerden biri de balık-sebze yetiştiricilik sistemidir (aquaponics). Bu sistemde balık (aquaculture) ve topraksız sebze (hydroponics) üretimi birleştirilerek, elde edilecek ürün su kullanım oranına göre en üst seviyeye çıkarılmıştır. Kapalı dolaşım sisteminde gerçekleştirilen yoğun balık yetiştiriciliği (örnek: Nil tilapia’sı) ile sistemde biriken sudaki çözünmüş besinler, topraksız tarım şeklinde yapılan sebze yetiştiriciliğinden (örnek: domates) yararlanılarak sisteme uygun olan sebze türü tarafından kullanılmıştır. Balık-sebze yetiştiricilik sisteminin pratik uygulamaları arasında: su ve enerji kullanımının kısıtlı olduğu az gelişmiş ülkelerde balık ve sebze yetiştiriciliği ile gıda ihtiyacını karşılamak, balık yetiştiriciliğinden kaynaklanan çevre kirliliğini azaltmak ve geliştirilmiş modelleri ile tamamen kapalı bir ekosistem kurabilmektir. Günümüzde bu konudaki en önemli bilimsel çalışmalar Virgin Island Üniversitesi’nde, A.B.D., Dr. J. Rakocy tarafından yürütülmektedir. Poster balık-sebze yetiştiricilik sistemi konusunda detaylı bilgi verecek, çalışma prensibini anlatacak ve avantajlarını sunacaktır. Anahtar Kelimeler: Entegre yetiştiricilik, balık-sebze, topraksız tarım, Nil tilapia’sı.},

keywords = {},

pubstate = {published},

tppubtype = {conference}

}

@conference{YILMAZ2003,

title = {DENİZ SÜNGERİ YETİŞTİRİCİLİĞİNDE YENİ YAKLAŞIMLAR},

author = {Harun YILMAZ},

url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2003/Y/y02isi.pdf},

year  = {2003},

date = {2003-10-01},

booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2003, 1-3 Ekim 2003, Ankara},

abstract = {Bazı deniz süngerlerinin piyasada “sünger” olarak bilinen keratinsi lif iskeletleri, antik çağlardan beri başta temizlik olmak üzere çeşitli amaçlarla kullanılmakta olup; bu nedenle de üretimi ve ticareti yapılmaktadır. Lif iskeleti için avcılıkla sünger üretimine alternatif olan sünger yetiştiriciliği ise 200 yılı aşkın bir süredir üzerinde çalışılan bir konudur. <BR>Yakın geçmişteki biyoteknolojik gelişmelerin, süngerlerin biyoaktif metabolitler (antibakteriyel, antifungal, antiviral, antimitotik, antikanserojen, vb) ürettiğini ortaya çıkarmasıyla, doğal yolla biyoaktif metabolit üretiminde kullanılmak üzere yetiştiricilikle canlı sünger üretimine yönelik çalışmalar başlatılmıştır. Bu kapsamda da sponjin lif iskelet içeren ve “ticari deniz süngeri”olarak adlandırılan 10 – 15 tür üzerinde çalışılırken; geçmişte “yabani sünger” olarak adlandırılan birçok tür de sünger yetiştiriciliği çalışmalarına dahil edilmiştir.<BR>Süngerlerin canlı olarak değerlendirilmek üzere yetiştirildiği en yeni yaklaşım ise, süngerlerin bütüncül sucul yetiştiricilikte (integrated marine aquaculture), biyolojik filtrasyon ve geri dönüşüm amacıyla yetiştirilmeleridir. Anahtar kelimeler: Deniz süngerleri, sünger yetiştiriciliği, bütüncül deniz yetiştiriciliği, biyoaktif metabolit üretimi},

keywords = {},

pubstate = {published},

tppubtype = {conference}

}

@conference{BAŞBUĞ2003,

title = {İKİ PARTENOGENETİK Artemia (İzmir; Çamaltı ve Lesbos; Kalloni) POPULASYONU ÜZERİNDE FARKLI SICAKLIK VE TUZLULUĞUN ETKİLERİ},

author = {Yasemin BAŞBUĞ SAYGI},

url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2003/Y/y05bsb.pdf},

year  = {2003},

date = {2003-10-01},

booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2003, 1-3 Ekim 2003, Ankara},

abstract = {Artemia Crustacea alt filumu, Branchiopoda sınıfı ve Anostraca takımına ait kozmopolit bir canlı olup 5 kıtada tropikalden subtropikale kadar geniş bir alanda bulunan lagünlerde ve karasal tuzlu göllerde yayılım göstermektedir. <BR>Dünya nüfusunun hızla artmasına paralel olarak giderek artan hayvansal besin açığını kapatmak amacıyla günümüzde proteince zengin su ürünlerinin tüketimi giderek yaygınlaşmaktadır. Üretim kolaylığı ve besin değeri bakımından çok önemli bir canlı yem olan Artemia tüm su ürünleri yetiştiriciliğinde özellikle yavru üretim dönemlerinde yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Literatürde kontrollü olarak kültürü yapılan ticari balık ve yumuşakçalar için Artemia nauplius ve dekapsüle yumurtalarının en uygun besin olduğu, ayrıca deniz ürünleri ve deniz balıklarının büyük bir kısmının yetiştiriciliğinde Artemia naupliuslarının zorunlu halka olduğu belirtilmektedir.<BR>Bu çalışmada Çamaltı (İzmir) ve Kalloni (Lesbos) tuzlalarından iki Artemia populasyonu üzerinde farklı tuzluluk (35, 80, 120 160 ppt) ve sıcaklık etkileri (25, 30 ºC) laboratuvar koşullarında 26 günlük bir periyotta izlenmiş, büyüme ve hayatta kalma oranları tespit edilerek iki populasyonun tuz ve sıcaklık toleransları araştırılmıştır. Ayrıca Çamaltı Artemia populasyonunda dekapsule hale getirilmiş yumurtalarda yağ asidi analizi yapılmıştır. <BR>Yapılan denemeler sonucu her iki Artemia populasyonu 25 ºC sıcaklıkta benzer hayatta kalma oranı gösterirken, 30 ºC sıcaklık hızlı mortaliteye neden olmuştur. Optimum tuzluluk Çamaltı populasyonu için 80 ppt olarak belirlenirken, Kalloni 120 ppt de daha iyi hayatta kalma durumu göstermiştir. Ayrıca her iki populasyon için 35 ppt mortalite oranında artışa neden olmuştur. Büyüme bakımından Kalloni bireyleri 35 ppt de hızlı gelişim gösterirken, 160 ppt büyüme bakımından Kalloni bireyleri üzerinde negatif etki göstererek büyümede gerileme neden olmuştur.<BR>Çamaltı dekapsüle hale getirilmiş yumurlarında yapılan yağ asidi analizleri sonucu yüksek oranda 20:5(n-3) (eicosapentaenoic asit) yüksek oranda bulunurken, 18:3(n-3) (linoleic asit) düşük oranda tespit edilmiştir. Bu nedenle Watanabe’nin yaptığı sınıflandırmaya göre Çamaltı dekasüle yumurtalarının özellikle denizel canlıların yetiştiriciliğinde besin olarak kullanılabileceği ortaya çıkarılmıştır. Anahtar kelimeler: Artemia, sıcaklık ve tuzluluk etkisi, büyüme, hayatta kalma ve yağ asidi},

keywords = {},

pubstate = {published},

tppubtype = {conference}

}

@conference{HUNT2003,

title = {BALIK YETİŞTİRİCİLİĞİNDE KULLANILAN YEMLERİN ÇEVREYE ETKİLERİ},

author = {Arzu Özlüer HUNT and Zeynep ERÇEN and Nazmi TEKELİOĞLU},

url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2003/Y/y06asa.pdf},

year  = {2003},

date = {2003-10-01},

booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2003, 1-3 Ekim 2003, Ankara},

abstract = {Artan çevresel kirlilikle birlikte, akuakültürün etkisi en aza indirilmeye çalışılmaktadır. Balık üretiminde çevre için, en büyük kirlilik kaynağı balık yemlerindeki besleyici elementlerdir. Balık yemlerinin su ortamına etkisi daha iyi bir besleme, çevreye daha az zararlı olan yemler ve balık çiftliğinin iyi bir yönetimiyle en aza indirilebilir. Bunun için, yem kalitesinin iyi olması, sindirilebilirliğinin yüksek olması, kültüre alınan balıkların yem çevirim oranının (YÇO) azalması ve yem içinde bulunan nitrojen ve fosfor içeriklerinin azaltılması düşünülebilir.Optimum besleme stratejileri ile, besin atıklarını ve toplam nitrojen fosfor bileşenlerini en aza indirmek olasıdır.Bütün bu kriterler sadece çevreyi temizlemekle kalmaz aynı zamanda su ürünlerinin de daha sağlıklı olmasına yardımcı olur. Anahtar kelimeler: Yetiştiricilik, balık yemleri, besleyici elementler, çevre},

keywords = {},

pubstate = {published},

tppubtype = {conference}

}

@conference{OKUMUŞ2003b,

title = {YENİ BİR ÜRETİM SEKTÖRÜ VE AKUATİK KAYNAK KULLANICI OLARAK AKUAKÜLTÜR},

author = {İbrahim OKUMUŞ and Şebnem ATASARAL and Ramazan SEREZLİ},

url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2003/Y/y03usu.pdf},

year  = {2003},

date = {2003-10-01},

booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2003, 1-3 Ekim 2003, Ankara},

abstract = {“Yerküre” olarak adlandırılmasına rağmen, %71’i sularla kaplı olan gezegenimizde, akuatik ekosistemden sağlanan gıda üretimi karasal üretimle karşılaştırıldığında son derece düşüktür. 1970’li yıllarda hızlı bir üretim artışı gösteren avcılık yoluyla sağlanan su ürünleri üretimi, tüm teknolojik gelişme ve bilimsel çalışmalara rağmen 1990’lı yıllarda 90 milyon ton/yıl civarında maksimum avlanabilir düzeye ulaşmıştır. Ancak nüfus artışı, ekonomik gelişim ve su ürünlerinin besin değerinin tüketici tarafından daha iyi anlaşılması gibi nedenlerden dolayı talep artmaya devam etmiştir. Aynı yıllarda “akuakültür” veya “su ürünleri yetiştiriciliği” hızlı bir gelişim göstererek ortalama %10’a yaklaşan yıllık büyüme oranı ile dünyanın en hızlı gelişen gıda sektörü olmuştur. Günümüzde küresel bazda 48,4 milyon/ton yıllık üretime sahip olan akuakültür, toplam küresel su ürünleri üretiminin 1/3’den daha fazlasını sağlamaktadır. Türkiye’de ise 70,000 ton/yıl üretim ile toplam su ürünleri üretiminin %11’ni oluşmaktadır. Doğal stoklardaki azalmaya karşın toplam su ürünleri üretiminde artışı sürdürmeyi başaran akuakültürün gelişimi genelde olumlu karşılanmıştır. Ancak çoğu zaman kıt, ekolojik olarak hassas ve yoğun rekabete maruz sularda mevcut doğal kaynak kullanıcılarla çatışması ve potansiyel çevresel etkileşimler oldukça yoğun tartışmalara yol açmaktadır. Bildiride varlığı ve sürdürülebilir gelişimi kaliteli doğal su kaynaklarına bağlı olan akuakültürün küresel ve ulusal su ürünleri üretimine katkıları, doğal kaynak kullanımı ve çevresel etkileşimleri tartışılmaktadır. Anahtar kelimeler: Su ürünleri üretimi, akuakültür, su ürünleri yetiştiriciliği, doğal kaynak kullanımı, çevresel etkiler, sürdürülebilir gelişim},

keywords = {},

pubstate = {published},

tppubtype = {conference}

}

@conference{PATRONA2003,

title = {TÜRKİYE SU ÜRÜNLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ},

author = {Kamuran PATRONA and Orhan KILIÇ and Erdener ÇERİĞ},

url = {http://www.akuademi.net/USG/USG2003/Y/y04dsd.pdf},

year  = {2003},

date = {2003-10-01},

booktitle = {ULUSAL SU GÜNLERİ 2003, 1-3 Ekim 2003, Ankara},

abstract = {Doğal kaynaklar ve ekolojik şartlar itibariyle ülkemiz, tarımda olduğu gibi su ürünlerinde de büyük bir zenginliğe sahiptir. Bugün 26 milyon hektarın üzerinde olan su ürünleri üretim alanında toplam 595.000 ton üretim gerçekleştirilmektedir. Ancak, kültür balıkları yetiştiriciliği kapsamında potansiyelimizden yeterince yararlanamadığımız bir gerçektir. Kültür balıkçılığında, yasal sorunlar, kiralama, çevre düzeni planları, yatırım ve üretim teşvikleri, ihracat teşvikleri ve ticaret hacminin artırılmasına yönelik sorunlar çözüm beklemektedir.<BR>Su ürünleri stoklarının korunması ve aşırı avcılığın önlenmesi için avcılığı teşvik edici yaklaşımlardan vazgeçilmesi doğrudur. Diğer olumlu bir gelişme de kültür balıkçılığının desteklenmesi ve bu alandaki yatırımların özendirilmesidir. Yetiştiriciliğin, ülkemiz su ürünleri üretiminde % 11 olan payının gelişmiş ülkelerde olduğu gibi % 25-30 seviyelerine çıkartılması hedeflenmelidir.<BR>Ülkemizde yetiştiriciliği yapılan en önemli türler, denizlerde çipura (Sparus aurata) ve levrek (Dicentrarchus labrax), iç sularda alabalık (Oncorhynchus mykiss)‘tir. Kültür balıkları üretiminin % 20’sini çipura, % 23’ünün levrek, % 55’ini alabalık ve % 2’sini sazan ve diğer türler teşkil etmektedir. Halen ülkemizde 1450 adet üretim işletmesinde su ürünleri yetiştiriciliği yapılmakta 25.000 kişi direkt ve dolaylı olarak bu sektörden geçimini sağlamaktadır. Denizlerde kurulan çipura ve levrek tesislerinin çoğunluğu Ege ve Akdeniz’de bulunmakla birlikte, bu tesislerin % 80’e yakını Muğla il sınırları içinde bulunmaktadır. Bu nedenle özellikle Muğla ili başta olmak üzere yetiştiricilik yapılan ve yapılabilecek bütün alanlar optimal üretim potansiyeli dikkate alınarak planlanmalıdır. Muğla ili yetiştiricilik sorunlarının çözüme ulaşması, ülkemizde sektöre dönük tüm sorunların çözümüne yönelik uygulanabilir örnek bir çalışma ortaya konmuş olacaktır. Böylece sektörün yapılanması hızlanmış ve yakın bir gelecekte gelişmiş ülkelerdeki üretim potansiyeli yakalanmış olacaktır. Ayrıca, sektörün ileriye dönük bakışı netleşeceğinden, işleme teknolojisine yönelik yatırımların hız kazanması ile birlikte katma değeri yüksek ürünler lede edilerek, ihracat gelirlerinde büyük bir artış sağlanacaktır. Anahtar kelimeler: Kültür balıkçılığı, ekoloji, Sparus aurata, Dicentrarchus labrax, Oncorhynchus mykiss, potansiyel, katma değer, Muğla.},

keywords = {},

pubstate = {published},

tppubtype = {conference}

}